20 Mart 2012 Salı

Moskova Panteri Rahmetli Ali ALTUNER'in son röportajı


Top toplayarak başladı, yıldız oldu
Futbol için babasını tanımadı
 

"Babam maça gitmemem için ayaklarımı somyaya bağlamıştı" 
Belki cansız bedenlerini toprağa gömebilirsiniz ama mazilerini asla... Türk futbolunun ve Göztepe'nin unutulmaz kalecisi Ali Artuner de öyle... Artuner, ismi dünya varoldukça, nesilden nesile, kulaktan kulağa bir masal gibi konuşulacak, konuşuldukça daha da yücelecek... 
Tıpkı, destanlar yazdığı sıfırdan başladığı futbol gibi...

Resim 

Okuldan vazgeçti ..

Ali Artuner'in Göztepe ve futbol sevgisi öylesine büyük bir sevgiydi ki, onu okuluna ve ailesine tercih etti. Daha çocuk yaşta okulundan kaçıp, Göztepe'nin maçlarına, hatta idmanlarına gidiyor, kalecinin arkasında durup, kaçan topları topluyordu. Futbola başladığı günleri Artuner şöyle dile getiriyordu: 

Santraf başladı ..

"Ben Göztepe'nin idmanlarına gelip gidiyordum. O zamanlar Ekrem ağabey vardı. Ondan kaçan toplara plonjon yapıyor, olmadık toplara atlıyordum. Altyapı antrenörleri beni farketmişler. Bir gün bana "Gel sen de idmanlara çık" dediler. Çıktım. Futbola libero olarak başladım. O zamanki adıyla santraf... Santrfor olan Halil Kiraz da bizde kaleciydi. Baktılar ki, benim fiziğim uygun kaleye geçirdiler. Uzun çalışmaların ardından genç takımda forma giymeye başladım. Ardından genç milli takıma kadar seçildim. Ancak, babam futbola olan ilgimden rahatsızdı. Benim, okumamı istiyordu. Hatta bir keresinde bana çok kızmıştı ve evden kaçıp maça gitmemem için, ayaklarımı kemerle somyaya bağlamıştı. Üstüne üstlük, odanın kapısını da kilitlemişti." 

Büyük futbolcu ..

O günü hiç unutamadığını söylemişti Artuner ve eklemişti: 
"Gururuma çok dokundu, ağladım. O gün kendi kendime büyük futbolcu olacağım diye yemin ettim." 

Evet, Ali Artuner'in futbolculuk hayatı böylesine sıkıntılarla başlamıştı ama o dediği gibi çok büyük bir futbolcu oldu. Hem de, Türk futbolunun gelmiş geçmiş en iyilerinden birisi... 

Türk futbolunun altın Çocuğu, "Moskova Panteri" lakaplı futbolcusu Ali Artuner, futbol yüzünden Namık Kemal Lisesi 2.sınıfta okurken Milli Takım nedeniyle okulu bıraktı.

Resim

Dünya şampiyonluğu..
Ardından Artuner'in yıldızı parladı. 5 defa genç, 3 defa ümit, 2 defa da amatör milli olduktan sonra, A Milli Takım'a girdi. 12 yıl A Milli Takım'da 47 defa aralıksız oynadı. 1964-65 yıllarında "Ordulararası Dünya Şampiyonu" olan takımın kalesini korudu. A Milli Takım'da 33 kez kaptanlık yaptı. 

Göztepe onunla 1964-65 ve 1965-66, 1966-67 sezonlarında UEFA Kupası'nda "Avrupa" heyacanı yaşadı. İlk turda elendi ama bu o ve onun takım arkadaşları için bir tecrübeydi. Ardından Kupa Galipleri Kupası'nda sarı-kırmızılılar, Ali Artuner'li kadroyla çeyrek finale kadar yükseldi.

Resim

       
                            Türkiye'nin Avrupa Kupalarında ilk Yarı Finalisti Efsane Göztepe..

Destanın mimarlarından
 ..

1967-68 sezonunda ise Ali Artuner ve takım arkadaşları bir destan başardı. Sarı-kırmızılılar bir ilki gerçekleştirdi ve tarih yazdı. UEFA Kupası'nda Göztepe, 11 Eylül 1968'de Fransa'nın Olimpique, Yugoslavya'nın Agres Piteşti, Belçika'nın Beograd, F.Almanya'nın Hamburg takımlarını elemiş ve yarı finale çıkan ilk Türk takımı olmuştu. Yarı finalde Macaristan'ın Ujpest takımına yenilen Göztepe, final kapısından dönmüştü. 

Milli gururumuz oldu ..

Türk futbolunda tarih yazan ve yarı finale çıkan ilk Türk takımı olan Göztepe'nin kalesini korudu. Artuner, 1965-66 sezonunda Avrupa Kupa Galipleri Kupası'nda çeyrek finale çıkan takımda da forma giydi. O Milli Takım düzeyinde de, büyük başarılara imza attı. Uluslararası anlamda böylesine büyük bir kariyere sahip olan Ali Artuner'e, dünya basını tarafından "Moskova Panteri" lakabı takıldı. O dönemin muhteşem takımı Sovyetler Birliği, 20 yıl Lenin Stadı'nda hiç yenilgi dahi almamıştı. O dönemde rüzgar gibi esen Rusya'ya rakip olan Türk Milli Takımı'nın kalesini (16 Ekim 1966) Turgay Şeren, koruyordu. Şeren maçın 5.dakikasında sakatlanınca kaleye Ali Artuner geçti. 

Moskova Panteri
..
Artuner, 100 bin kişinin izlediği maçta öylesine muhteşem kurtarışlar yaptı ki, takım arkadaşları cesaretlendi. Göztepeli Fevzi ile Altaylı Ayhan'ın attığı gollerle Türkiye maçı 2-0 kazandı. Maç sonunda Rus futbolcular şok yaşarken, Rus Milli Takımı'nın golcüsü Banişevski, "Ben hayatımda böyle bir kaleci görmedim" diyerek Artuner'i tebrik etti. Dünya basını ondan "Moskova Panteri" diye bahsetti. 

5-6 gol yerdik
..
Rusya maçında da Turgay'ın bilerek oyundan çıktığını iddia eden Artuner, "Rusya çok iyiydi. Turgay korktu. Maçın 5.dakikasında, sakatlandım diyerek oyunu bıraktı. Eğer, o çıkmasaydı 5-6 gol yerdik. Bunu herkes biliyor. O da çok iyi biliyordu. Ben o gün çok iyi oynadım. Maç sonunda Ruslar bile beni tebrik etti. Çünkü onları 20 yıl sonra yenen ilk takım biz olmuştuk" diyordu. 
Ali Artuner'in uluslararası başarıları elbette bunlarla bitmiyor. Ama bir de yurtiçinde kazandığı başarılar varki, onlarda onun şanına şan katan cinsten. 1968-69, 1969-70 sezonunda Türkiye Kupası şampiyonu, 1969-70 sezonunda Cumhurbaşkanlığı Kupası şampiyonluğu kazanan Göztepe'nin kalesini korudu 

Resim


Kaynak: http://www.tribundergi.com/forum/viewtopic.php?f=18&t=25720#ixzz1pddRnqbe
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder